Türkiye’yi yasa boğan grizu faciasından sağ kurtulan ve canlarını hiçe sayıp arkadaşlarına yardım etmek için patlamanın yaşandığı ocağa koşan madenciler, yaşadıklarını Yeni Şafak’a anlattı. 7 yıllık maden çalışanı Bayram Karakabak patlamadan saniyelerle kurtulanlardan biri. -300 metrede eğitimlerde öğrendiklerini uyguladığını anlatan Karakabak “Ama tatbikata hiç benzemiyordu” dedi. 16.00-24.00 vardiyasında çalışan Karakabak, o dakikaları anlatırken patlamayı adeta yine yaşadı:
MAHŞER YERİ GİBİYDİ
“İlk anda patlama sesi geldi. Evvel hafif bir esinti hissettim. Akabinde büyük bir basınç oluştu. Sesin geldiği tarafa gerimi döndüm. O kadar kuvvetli bir basınca maruz kaldım ki bulunduğum yerden 1-2 metre fırlayıp yere düştüm. Başımdaki baret uçtu, göz gözü görmüyordu. Ayağa kalktım, ışığımı açtım, yeri bile göremiyordum. Baretimi bulamadım, bas konuş aygıtıyla arkadaşlarıma durumlarını sordum. Karşılık veren oldu, karşılık veremeyen oldu. Tıpkı mahşer yeri üzereydi.”
ARKADAŞLARIN DA ÇIKTI MI BABA?
“İlk işim havalandırmayı denetim etmek oldu. Çalıştığını anlayınca eğitimlerimizi uygulamaya başladım. Madeni tahliye etmemiz lazımdı. Üst çıktıktça önümü görmeye başladım. 1,5 kilometre yürüyüp çıkış noktasına vardık. Patlamadan 15-20 dakika sonra yeryüzüne ulaştık. Bir kızım var, beni görünce boynuma sarılıp ağladı. ‘Arkadaşların da çıktı mı baba’ diye sordu. ‘Onlar da kızlarına sarılır mı’ dedi bana.”
KİMSE KENDİNİ DÜŞÜNMÜYORDU
Ocak dışında olan madenciler de patlama haberiyle arkadaşlarının yardımına koştu. Onlardan biri de saat 15.00’te mesaisi biten barutçu Sedat Akgün. Akgün, “O madeni en uygun bilenlerden biri olarak madene indim. Benimle bir arada 3 kişi daha vardı. Yürümek imkansız hale gelmişti. Birinci etapta yaşayanlara öncelik verdik. 5 kişiyi dışarı çıkarmayı başardık. 2’si vefat etti, 3’ü İstanbul’da ağır bakımda. Dışarı çıktıktan sonra ‘Tekrar girme’ dediler. ‘Arkadaşlarımı yalnız bırakamam’ deyip tekrar girdim” dedi.
Kuyu kazım işçisi olan ve patlama esnasında dışarıda bulunan Muhammet Şenyerli ise şunları anlattı: “Ben işimi bitirdikten sonra patlama oldu. O an kimse kendini düşünmüyordu. Üst çıkan yaralılardan kimileri, kırıkları ve açık yaraları olmasına karşın ‘Beni bırakın, aşağıya yardım edin. Daha güç durumda olanlar var’ dediler.”
Uyarı sistemi çalışıyordu
- Madenin izleme merkezi 7 gün 24 saat işlediği datalarla emekçilerin güvenliğini sağlıyordu. Madenin içerisinde lokal nok
Ali Kürşad Büyükata